ANTİK TİYATRO KAZILARINDA BİZANS DÖNEMİNE AİT YENİ KEŞİFLER

Düzce Belediyesi’nin önemli desteği ile Konuralp Antik Tiyatrosu’nda
sürdürülen kazı çalışmalarında künklerden oluşan alt yapı sistemi ile
Kilise kalıntısı ortaya çıkarıldı. Bizans dönemine tarihlenen yapı
kalıntısının, doğu batı yönünde uzanan apsisli bir kilise yapısı olduğu
tespit edildi.

“Batı Karadeniz’in Efes’i” olarak bilinen Konuralp Antik Kenti’nin
günümüze kadar ulaşan en önemli eseri olan antik tiyatroda sürdürülen
kazı çalışmalarında önemli bir aşama kaydedildi. Tiyatronun sahne
binasının güney tarafında genişletilerek, tiyatronun giriş güzergahları
ve etrafında sürdürülen çalışmalarda, pişirilmiş topraktan yapılmış
künklerden oluşan altyapı sistemleri gün yüzüne çıkarıldı.

Konuralp Müze Müdürü İhsan Aslan, kazılar sırasında ortaya çıkan altyapı
sisteminin, doğu-batı yönünde uzanan çok sayıda kanaldan oluştuğunun
belirlendiğini, geniş ve kalın künklerin, daha büyük kamu yapıları için;
ince künklerin ise küçük ev tipi yapılar için kullanıldığının
düşünüldüğünü ifade ederek, tiyatronun M.S. 4. yüzyılda işlevini
yitirdiği göz önünde bulundurulduğunda, künk sisteminin bu dönemde
tiyatro çevresinde yeni yapılaşmalar için inşa edildiği
değerlendirmesine vardıklarını belirtti.

Aslan, bulunan yapıyla alakalı yaptığı değerlendirmelerin devamında,
“Kazı alanında ayrıca, Bizans dönemine tarihlenen bir kilise kalıntısı
da bulundu. Yapının güney kısmının tahrip olduğu gözlemlenirken,
doğu-batı yönünde uzanan apsisli bir kilise yapısının varlığı ortaya
çıkarıldı. Çalışmalar, yapının narteks (giriş holü) bölümünde devam
ederken, tiyatronun orta kısmında daha önce yapılan çalışmalarda tespit
edilen su kanalının, bu alanda da devam ettiği görülüyor. Halk arasında
“Kilise suyu” olarak bilinen temiz suyun, tiyatronun yamacından gelen
kaynak suyuyla bağlantılı olduğu ve tiyatronun yakınında yer alan
çeşmeye aktarıldığı tespit edildi. Temiz suyun, geçmişte olduğu gibi
tekrar mevcut çeşmeye bağlanması planlanıyor” dedi.

Konuralp Antik Kenti’ndeki bu önemli keşifler, bölgenin tarihi ve
kültürel zenginliklerini gün yüzüne çıkarmaya devam ediyor.