Değişimin sırrı; Kendine Dışarıdan Bakabilmek
Değişimin sırrı; Kendine Dışarıdan Bakabilmek
Hayatınızı Düzeltmek Elinizde
Yaşam Koçu ve Eğitmen Barış Aslan, değişimin kendini tanımakla başladığını söyledi.
Kendini incelemenin, kendi hatalarını görmenin dünyanın en zor şeyi olduğunu belirten
Aslan, “Yaşadığınız hayattan memnun değilseniz, bir şeyler ters gidiyorsa, istediğiniz
başarıyı bir türlü elde edemiyorsanız; kendinize dışarıdan tarafsız bir gözle bakmanız
gerekiyor, Bunu başarabildiğinizde hayatınızda devrim başlar” dedi.
Denizli Onkoloji Gönüllüleri Dayanışma Derneği’nin konuğu olarak, onkoloji hasta ve hasta
yakınlarının sorularını yanıtlayan Yaşam Koçu ve Eğitmen Barış Aslan, mutsuzluğun ve
başarısızlığın en önemli sebebinin insanların kendini tanımaması olduğunu ifade etti.
Değişimin kendini tanımak ve farkındalıkla başlayacağını kaydeden Aslan, “kendimize
dışarıdan tarafsız bir gözle bakmamız gerekiyor” dedi.
Barış Aslan şunları söyledi:
“Kendimize dışarıdan bakmak, kendimizi incelemek, kendi hatalarımızı görmek dünyanın en zor şeyi.
Bakmak istiyor muyuz? Bakacak mıyız? Baktıktan sonra durumumuzu kabullenecek miyiz? Ret mi
edeceğiz? Birini mi suçlayacağız. Kendimizde bulduğumuz hoşumuza giden ve gitmeyen yanlara
empati ve anlayışla bakmalıyız. Şu anki durumumuz ne? Gidişatımız ne? Önce onu kabullenmeliyiz.
Kabullenme olmalı ki düzeltme başlasın. Nerede olduğumuzu bilmeden, varmak istediğimiz yere
varamayız.
Ne İstiyorum? Ne istemiyorum?
Şu an mutlu muyum? Kendimle ilgili nelerden memnunum? Nelerden memnun değilim? Ne
istiyorum? Beni ne mutlu eder? Aslında ne yapmalıyım da yapmıyorum? Nelerden korkuyorum?
Nelerden keyif alıyorum? Ben kimim, ne istiyorum? Ne istemiyorum? Neyi yeteri kadar iyi
yapamıyorum? Nasıl yeteri kadar iyi yapabilirim? Kimden destek alabilirim? Bu soruları kendimize
sormuyorsak o zaman savrulan bir yaprak gibi rüzgar nereye eserse oraya gideriz .
Kendinizi bir odaya kapatın. Elinize kağıt kalemi alın. 20 dakika telefonsuz, başka bir şeyi
düşünmeden, odaklanarak hayatınızı gözden geçirin. Neyin yolunda gitmediğini düşünüyorsanız oraya
bakın. Örneğin ekonomik durumunuzdan şikayetçiyseniz işinize, eylemlerinize bakın. Daha büyük bir
gelir kazanmak için ne yaptığınıza, nerede vakit harcadığınıza bakalım. Başka bir yerde vakit harcasam
ne olurdu diye düşünün ve yazın. Bir arkadaşımızın durumunu rahat ve başarılı bir şekilde
inceleyebiliriz, ona yardımcı olabilecek önerilere kolaylıkla varabiliyoruz, çünkü dışarıdan
bakabiliyoruz. Kendiniz için de yapabilirsiniz. Kendinize de dışarıdan önyargısız bakabildiğinizde,
devrim o zaman başlayacak.
Kendi Hayatınızın Patronu Olmalısınız
Karar veren, hayatımı yöneten ben değilsem özgür değilim demektir. En azından kendimi hayatımı
yönetebilmeliyim. Kendime laf geçirebilmeliyim. Kendinizi bir şirket gibi düşünün. Her şirkette emir
veren ve uygulayan vardır. Kendinize o emri veren kişi siz olursanız,, uygulayan kişi de siz olursanız
kendi içinizde mükemmel bir sistem yaratmış olursunuz. Yöneticiniz iyiyse (o sizsiniz), çalışanınız da
iyiyse (O da sizsinizi), o zaman başarılı olursunuz. Bazen patron olup, hedeflerinize ulaşmak için
yapmanız gereken ama yapmak istemediğiniz şeyleri kendinize yaptırmalısınız. Başarılı insanlar
gerektiğinde sevmedikleri şeyleri de yapabilen insanlardır. İyi bir patron ve iyi bir çalışan olursanız,
yeri geldiğinde iyi bir muhasebeci olursanız hedeflerinize adım adım ulaşırsınız. İçindeki farklı rolleri
bulmalısınız, Kendi hayatınızla ilgili kararları verebiliyorsanız, hayatınızda isteğiniz şeyleri yapıyor,
istemediklerinizi yapmıyorsanız özgürsünüz demektir. Unutmayın değerlisiniz ve bu hayat size ait.
Zorluklara Rağmen İlerleyebilmek
Kendi hayatınızın gönüllüsü olmanız gerekiyor. Tabii gönüllü olmak bazı fedakarlıklar gerektirir.
Gönüllü zorlukların olduğunu kabul eder, her şeyin hazır olmadığını bilir, ona rağmen mücadele eder.
Hayatta hedefleriniz olmalı. O hedeflere ulaşabilmek için güçlü sebepleriniz olmalı. Eğer bunlar varsa
karşınıza çıkan engellere ve zorluklara rağmen ilerlersiniz. Dış koşullar ne olursa olsun bu sizi
yolunuzdan döndürmemeli. Ama fedakarlığımızın sınırlarını da belirlemeliyiz. Şuna rağmen dediğiniz
şey aptallığa varıyorsa o yanlış bir gaza gelme, yanlış bir hedeftir.
Hedefleriniz Gerçekçi Olsun
Ulaşmak isteğiniz hedefleri, yaşadığımız zorluğun ardından elde edeceğimiz kazanımları, güzellikleri
hayal etmeniz sizi motive edecektir. “Ben bu fedakarlığı niye yapayım?” Sorusuna güzel bir cevabınız
olması gerekir. Hayallerinizi ve hedeflerinizi netleştirmelisiniz. Tabii ki gerçeklik duvarına
toslamamanız için, hedefleriniz gerçekçi olmalı.
Kişisel gelişimde şöyle bir palavra var; “Çok isterseniz istediğiniz her şeyi başarabilirsiniz?” Öyle bir
şey yok. Hiç kusura bakmayın, başaramazsınız. ‘Ben bu binanın en tepesinden atlayacağım ama
yaşayacağım, çok istiyorum’ Olur mu? Olmaz. Bazı kurallar ve sınırlamalar vardır.”