Öncesini yazacağım da son’dan başlayayım.
Ticaret Bakanı, ekonomiden bahsederken ‘Et fiyatına az bir şey zam yapıldı’ dedi.
Bakanın bu sözü ettiği gün 70 yaşın üstündeki vatandaşlar, torunlarına et alabilmek için, sahurdan itibaren et ve balık kurumu önünde kuyruğa girmişlerdi.
Yine aynı saatlerde Aile ve Sosyal Politikalar Bakanlığı, övünülecek bir durum gibi, aslında gerçeğin itirafı olarak da, 20 milyon aileye yardım götürdüklerini açıklıyordu. ( Bu rakam 2002 yılında 4 milyondu)
Yani Türkiye’de 4 kişiden biri yardıma muhtaç.
AKP kendi ülkesini YOKSULLAŞTIRDIĞINI açıklıyordu.
***
İyi de ‘dalga’ geçmek, halkla alay etmek neyin nesi?
***
Öncesinde de kiminiz çıktı; ‘Yoksulluk, Türkiye’de sorun olmaktan çıktı’ dedi.
Kiminiz çıktı; ‘Lan’ diye, kürsüden bağıra çağıra ‘Kim aç lan… Arkadaşlar, aç insanı bana gönderin’ diyerek kükredi.
Kiminiz çıktı; mideye giren ‘kuru ekmek’ için, ‘Demek kimse aç değil’ diyerek, yoksulluğa yeni bir tanımlama getirdi.
Sen, ‘Memur zeytini bir lokmada yemesin… Asfaltı tuzladık, inanmayan yalasın’ diyensin.
Sen, ‘Çocuklarım aç’ diyerek valilik önünde kendini yakan kişi için, “Kimse açlıktan kendini yakmaz. Böyle ucuz siyasi manevraları millet yemez” diyensin.
***
Sözüm ona, ‘Bir fakir kul’ olarak, ‘Bi lokma, bi hırka çalışır’la yola çıkansın.
Şimdi bir o kadar, halktan kopuksunuz.
Siz halkın feryatlarını küçümseyen bir zihniyete sahipsiniz.