Sitenin solunda giydirme reklamı denemesidir
Sitenin sağında bir giydirme reklam
Bülent SERDAROĞLU
Köşe Yazarı
Bülent SERDAROĞLU
 

Islanmamışın yağmurdan korkusu olmaz!

  Ülkenin gündemi Ekonomiden, Depreme, depremden seçime döndü. Unutmayalım Seçim mecburi gündem belki ama asıl gündem depremzedeler olmalı. Seçim süreci bir daha gösterdi ki! "Islanmamışın yağmurdan korkusu olmaz" lar ile "Bir kürk gördüğünde koşup gidip içinde Nasrettin Hoca arayanlar" la dolu şu güzel memleket. Ülke de durum ne derseniz? *Ekonomik kriz var ve bu krizi dış güçler yaptı. *Ülke de yetkili olup, sorumluluk sahibi olan kimse yok. *Devlet hükümete bağlı müessese haline getirilmiş. Bu durumda bile seçmene yol göstermek yerine, onlarca kişi imza toplayıp Cumhurbaşkanı adayı olmaya çalışarak, seçmenin refahından çok, kendi refahlari üzerinden hareket ediyorlar. Niye mi böyle düşünüyorum, İşte ortada;  2. gün bitmek üzereyken 50 bin imza toplayamamışsın.(yazı yayınlandığında değişecektir) İkinci tura kalmaktan bahsediyorsun. Her birini ayrı ayrı ele almak isterdim ama seçim için Düzce özeline de değinmek istiyorum, Bu nedenle sadece bir tanesi ile Memleket Partisi lideri Muharrem İnce ile örnek verip bu bahsi kapatacağım. Geçen akşam bir Televizyon kanalında Fatih Altaylı'nın programına konuk olduğunda Altaylı ile arasında geçen diyalog aslında her şeyi özetliyor. *** FATİH ALTAYLI: Sizi zorluyorum diye Ak Partililer bana küfür ediyor. *** MUHARREM İNCE: Ak Partiden o kadar çok oy alacağım ki! *** FATİH ALTAYLI: İkinci turda onlar gidip Erdoğan'a oy verecek ama *** MUHARREM İNCE: Olabilir, ona bir şey diyemem. Yahu Sayın Muharrem İNCE sırf ne kadar oy alabileceğini göstermek için o kadar muhalif seçmenin umutları ile koskoca ülkenin geleceği ile bir kez daha oynanır mı? Herkes bilmeli ki!  Ortadaki tablo şudur. Ya bu sistem ile bir kişinin iki dudağı arasında yönetilmeye devam edileceğiz yada Demokrasinin gereği karar mekanizmaları çalışacak öyle devam edeceğiz.  Seçmen buna çok iyi düşünüp karar vermelidir. Bir zaman sonra meşhur aldanmışız, kandırılmışız söylemleri, sanki siyasetçilerden seçmenlere geçmiş bir bulaşıcı hastalık hâli olmasın isterim. BU GÜZEL ÜLKE İÇİN EN İYİSİ EN HAYIRLISI NE İSE O OLSUN. _ Düzce'de genel seçim adına şöyle bir göz gezdirdiğimizde, partilerdeki hareketlilik gayet yüksekti. İktidarda olan Akp de her zaman olduğu gibi talep yoğun ama yine ön plandaki Aday adayı isimler belli. Bu durum yine sanki Aday sıralaması da belliymiş hissiyatı uyandırıyor.  İktidarın dışarıdan destekçisi Mhp de ise çok farklı bir hareketlilik var. Sanki iktidara yürüyen parti misali isimler ağır. Her ne kadar iktidara yürüme olasılığı olmasa da (Türkiye genelinde Anketler yukarı yünlü şaşsa şaşsa %5 şaşar ve eski baraj olan %10 ancak bulunur sanki)  Daha çok, yere düşen arta kalan oyları nasıl toplarız da muhalefete gitmez stratejisi üzerinde durulmuş belli ki. "Bir Kürk gördüğünde koşup gidip içinde Nasrettin Hoca arayanlar" algısı bırakıyor gibi seçmende. Yani özetle isimler Cumhur ittifakı tarafından iyi konuşlandırılmış gözüküyor. Tabi ki Türk siyasetinde seçmen çoğu zaman bunun gibi stratejileri boşa çıkarmıştır. Lakin burası Düzce stratejiler genelde tutar. Çünkü seçmen burada asıl patronun kendisi olduğunu bir türlü düşünmez. Kendisi üzerinden kurulan strateji ile ilgilenmez. Seçimden sonra da mütemadiyen bölge de seçilmiş Milletvekillerini arar, göremez ve sitem eder. Bakalım bu kez sonuç ne olacak.  Cumhur ittifakinda hâl böyle iken Millet ittifakında ise biri yada birileri kendi bildiğini okur gibi bir hâl gözlemleniyor.  Cumhuriyet Halk Partisinde diğer partilerdeki Aday adayı hareketliliği yok gibi yada belli kişiler haricinde ön plana çıkartılmıyor. İyi parti de ise dışarıdan şaşkınlık veren yoğun bir ilgi alaka söz konusu. Şimdiden 20 ye yakın Aday adayı kamuoyu ile paylaşılmış durumda, son gün ne olur bilinmez.  Deva partisinde de ilgi çeken bir hareketlilik söz konusu. Yani Cumhurbaşkanlığı seçiminde  ittifak içerisinde olan partilerde genel olarak yüksek bir yoğunluk var.  Belli ki Cumhur ittifakı dersine iyi çalışmış ve vekil kaybetmemek için strateji üretmiş. Millet ittifaki ise muhalefetin fıtratından mıdır, nedir bilinmez. İşini zora sokmak için çabalar gibi. Gerçi "Islanmamışın yağmurdan korkusu olmaz" bu sebeple "Gün doğmadan yada bitmeden neler olur bilinmez" fakat bir sürpriz olmazsa ki olmalıdır. Gidişat seçmende nahoş hissiyatlar oluşturuyor. Oysa ki Millet ittifakının Cumhurbaşkanlığı seçimini kazanmış olması durumunda, Bu başarıyı değerli kılacak olan en önemli faktör mecliste iyi yer tutmuş olmalarıdır. Zira hedefleri sistem değişikliğidir. Kendi adınıza meclisi dolduramadığınız ortamda sistemi değiştirdiğinizi varsayalım. İstediklerinizi nasıl yapabileceksiniz diye bir soru geliyor insanın aklına. Fakat Ülke gündemini takip ettiğinizde aslında bir çok yerde buna uygun hamleler olduğunu görsenizde sanırım Düzce yine yıllardır olduğu gibi kaderiyle baş başa. Her ne olursa olsun,  BU GÜZEL ŞEHİR İÇİN ŞÜPHESİZ EN GÜZELİ OLSUN. Saygıyla,  sevgiyle, sıhhatle kalın.
Ekleme Tarihi: 24 Mart 2023 - Cuma

Islanmamışın yağmurdan korkusu olmaz!

 

Ülkenin gündemi Ekonomiden, Depreme, depremden seçime döndü. Unutmayalım Seçim mecburi gündem belki ama asıl gündem depremzedeler olmalı.
Seçim süreci bir daha gösterdi ki!
"Islanmamışın yağmurdan korkusu olmaz" lar ile "Bir kürk gördüğünde koşup gidip içinde Nasrettin Hoca arayanlar" la dolu şu güzel memleket.
Ülke de durum ne derseniz?
*Ekonomik kriz var ve bu krizi dış güçler yaptı.
*Ülke de yetkili olup, sorumluluk sahibi olan kimse yok.
*Devlet hükümete bağlı müessese haline getirilmiş.

Bu durumda bile seçmene yol göstermek yerine, onlarca kişi imza toplayıp Cumhurbaşkanı adayı olmaya çalışarak, seçmenin refahından çok, kendi refahlari üzerinden hareket ediyorlar.

Niye mi böyle düşünüyorum,
İşte ortada; 
2. gün bitmek üzereyken 50 bin imza toplayamamışsın.(yazı yayınlandığında değişecektir) İkinci tura kalmaktan bahsediyorsun.

Her birini ayrı ayrı ele almak isterdim ama seçim için Düzce özeline de değinmek istiyorum, Bu nedenle sadece bir tanesi ile Memleket Partisi lideri Muharrem İnce ile örnek verip bu bahsi kapatacağım.

Geçen akşam bir Televizyon kanalında Fatih Altaylı'nın programına konuk olduğunda Altaylı ile arasında geçen diyalog aslında her şeyi özetliyor.
*** FATİH ALTAYLI: Sizi zorluyorum diye Ak Partililer bana küfür ediyor.
*** MUHARREM İNCE: Ak Partiden o kadar çok oy alacağım ki!
*** FATİH ALTAYLI: İkinci turda onlar gidip Erdoğan'a oy verecek ama
*** MUHARREM İNCE: Olabilir, ona bir şey diyemem.

Yahu Sayın Muharrem İNCE sırf ne kadar oy alabileceğini göstermek için o kadar muhalif seçmenin umutları ile koskoca ülkenin geleceği ile bir kez daha oynanır mı?

Herkes bilmeli ki! 
Ortadaki tablo şudur.
Ya bu sistem ile bir kişinin iki dudağı arasında yönetilmeye devam edileceğiz yada Demokrasinin gereği karar mekanizmaları çalışacak öyle devam edeceğiz.  Seçmen buna çok iyi düşünüp karar vermelidir. Bir zaman sonra meşhur aldanmışız, kandırılmışız söylemleri, sanki siyasetçilerden seçmenlere geçmiş bir bulaşıcı hastalık hâli olmasın isterim.
BU GÜZEL ÜLKE İÇİN EN İYİSİ EN HAYIRLISI NE İSE O OLSUN.

_ Düzce'de genel seçim adına şöyle bir göz gezdirdiğimizde, partilerdeki hareketlilik gayet yüksekti.
İktidarda olan Akp de her zaman olduğu gibi talep yoğun ama yine ön plandaki Aday adayı isimler belli. Bu durum yine sanki Aday sıralaması da belliymiş hissiyatı uyandırıyor. 
İktidarın dışarıdan destekçisi Mhp de ise çok farklı bir hareketlilik var. Sanki iktidara yürüyen parti misali isimler ağır. Her ne kadar iktidara yürüme olasılığı olmasa da (Türkiye genelinde Anketler yukarı yünlü şaşsa şaşsa %5 şaşar ve eski baraj olan %10 ancak bulunur sanki) 
Daha çok, yere düşen arta kalan oyları nasıl toplarız da muhalefete gitmez stratejisi üzerinde durulmuş belli ki.
"Bir Kürk gördüğünde koşup gidip içinde Nasrettin Hoca arayanlar" algısı bırakıyor gibi seçmende.
Yani özetle isimler Cumhur ittifakı tarafından iyi konuşlandırılmış gözüküyor.
Tabi ki Türk siyasetinde seçmen çoğu zaman bunun gibi stratejileri boşa çıkarmıştır. Lakin burası Düzce stratejiler genelde tutar. Çünkü seçmen burada asıl patronun kendisi olduğunu bir türlü düşünmez. Kendisi üzerinden kurulan strateji ile ilgilenmez. Seçimden sonra da mütemadiyen bölge de seçilmiş Milletvekillerini arar, göremez ve sitem eder.
Bakalım bu kez sonuç ne olacak. 

Cumhur ittifakinda hâl böyle iken Millet ittifakında ise biri yada birileri kendi bildiğini okur gibi bir hâl gözlemleniyor. 
Cumhuriyet Halk Partisinde diğer partilerdeki Aday adayı hareketliliği yok gibi yada belli kişiler haricinde ön plana çıkartılmıyor.
İyi parti de ise dışarıdan şaşkınlık veren yoğun bir ilgi alaka söz konusu. Şimdiden 20 ye yakın Aday adayı kamuoyu ile paylaşılmış durumda, son gün ne olur bilinmez. 
Deva partisinde de ilgi çeken bir hareketlilik söz konusu.
Yani Cumhurbaşkanlığı seçiminde  ittifak içerisinde olan partilerde genel olarak yüksek bir yoğunluk var. 
Belli ki Cumhur ittifakı dersine iyi çalışmış ve vekil kaybetmemek için strateji üretmiş.
Millet ittifaki ise muhalefetin fıtratından mıdır, nedir bilinmez. İşini zora sokmak için çabalar gibi.
Gerçi "Islanmamışın yağmurdan korkusu olmaz" bu sebeple "Gün doğmadan yada bitmeden neler olur bilinmez" fakat bir sürpriz olmazsa ki olmalıdır.
Gidişat seçmende nahoş hissiyatlar oluşturuyor.
Oysa ki Millet ittifakının Cumhurbaşkanlığı seçimini kazanmış olması durumunda, Bu başarıyı değerli kılacak olan en önemli faktör mecliste iyi yer tutmuş olmalarıdır. Zira hedefleri sistem değişikliğidir. Kendi adınıza meclisi dolduramadığınız ortamda sistemi değiştirdiğinizi varsayalım. İstediklerinizi nasıl yapabileceksiniz diye bir soru geliyor insanın aklına. Fakat Ülke gündemini takip ettiğinizde aslında bir çok yerde buna uygun hamleler olduğunu görsenizde sanırım Düzce yine yıllardır olduğu gibi kaderiyle baş başa.

Her ne olursa olsun, 
BU GÜZEL ŞEHİR İÇİN ŞÜPHESİZ EN GÜZELİ OLSUN.


Saygıyla,  sevgiyle, sıhhatle kalın.

Yazıya ifade bırak !
Okuyucu Yorumları (0)

Yorumunuz başarıyla alındı, inceleme ardından en kısa sürede yayına alınacaktır.

Yorum yazarak Topluluk Kuralları’nı kabul etmiş bulunuyor ve duzcemeydan.com sitesine yaptığınız yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan tüm yorumlardan site yönetimi hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Sitemizden en iyi şekilde faydalanabilmeniz için çerezler kullanılmaktadır, sitemizi kullanarak çerezleri kabul etmiş saylırsınız.