Küresel ısınma, aslında ekosistemin bir projesidir. Doğanın iyileşmesi, yenilenmesi adına bu projeyi uzun zaman önce ozun tabakasını delmeyle hayata geçirmişti.     Gelişmiş, aklı başında olan ülkelerin sanatçıları, ekosistemin bu projesini halka tanıtmış, onlarda farkındalık ve duyarlılık bilincilini geliştirmiş ve geliştirmeye de devam etmektedirler. Böylesi ülkelerin bilimcileri de doğanın bu projesine uyumlu olabilecek şekilde teknoloji üretimine yönelmiştir.      Önceleri sadece bilim ve sanat birlikteliği varken, ekosistemin uyguladığı bu projesiyle o da, sanat ve bilimin birlikteliğine katılmış oldu. Bilimciler ve sanatçılar ekosistemin çizdiği ve uygulamaya geçirdiği bu projesine " küresel ısınma" adını koydular.     Peki Türkiye gibi gelişmekte olan veya geri kalmış ülkelerin bu projeye bakış açıları ne olabilir?     Onlar da "küresel ısınma" diye bir şeyin varlığını biliyorlar elbette... Bunu bir yerlerden gelen orman yangınların, sellerin, kuraklıkların çığlıklarından öğrendiler ama bunun bir doğa  projesi olduğu gerçeğini öğrenemediğinden, "Doğa proje çizer miymiş!?"  mantığını henüz algılayamadılar.      Ancak şöyle böyle denecek kadar bir şeyler öğrenebildikleri bu çat pat kadarından  ne anlayabildikleri ise,  mesela;     "Küresel ısınma varsa, bir bilimci, mühendis olarak biz de küresel serinlemenin projesini çizeriz." demişler.     Böylece , küresel ısınmadan kaynaklı içme sularının giderek azaldığı, özellikle de denize girilebilen turizm bölgelerine  "havuzlu villalar","havuzlu siteler, daireler..." adı altında  projeler yazılıp çizilip, gece kondu gibi  bir gecede binaları dikerek, sonra da  koca harflerle "HAVUZLU " deyip;  villaları, siteleri satışa geçirmekle,  küresel ısınmadan ne anladığının hassasiyetlerini ortaya sergilerler.      Küreselliğin "ısınması" olur da, havuzlu satışların patlaması olmaz mı? Hele hele üzerine bir de  pandemi sonrasının şerbeti eklenirse... Pandemiden çıkan insanlar önce " Havuzlu" yazısını okuduktan sonra,  arkasından  gelen "villa" sözcüğünün büyüklüğünü algılayamaz olurlar elbette.       Anadolu'nun Temel'ine sorsak, galiba o da; " Bundan kolayı ne var. Küresel ısınma varsa, biz de her eve bir havuz yaparak küresel serinleme projesini yaparız olur biter." der ve bir Fransız, bir Alman, bir İngliz arasına yine her zamanki gibi bir de Türk  eklenmiş olur.     Bilim ve Sanat birlikteliği henüz gelişmemiş ülkelerin ekolojiden ne  kadar anlaybildiğinin temelidir aslında...     Anadolu'lu Temel fıkralarının özü!